TBMM’de bir torba kanun teklifi var.
Teklifin 5. Maddesinde; “linyit” ve “taşkömürü” çıkaran ve özel hukuk tüzel kişilerinin ruhsat sahibi olarak işlettikleri yer altı maden işletmelerinde, daha önce 4857 sayılı İş Kanun ve 6552 sayılı Kanunla yapılan değişiklikler nedeniyle “oluşan maliyet artışlarının karşılanmasına ilişkin usul ve esaslar Bakanlığın (Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı) teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca belirlenir” hükmü yer alıyor.
Önce maliyetleri etkileyen önlemleri belirteyim. Devlet, çıkardığı bazı kanunlarla, yeraltı kömür işletmelerinin maliyetlerinin yükselmesine neden olmuş. Örneğin fazla çalışma ücreti, yıllık izinlerin arttırılması, çalışma süresinin 45 saatten 37,5 saate düşürülmesi, buralarda çalışanların ücretinin 2 asgari ücretten az olmaması gibi.
Yeraltı madenciliğinin en zor iş olduğu konusunda tüm dünya hem fikir. Hangi ülkeye giderseniz gidin, maden emekçilerine özel haklar verildiğini, ücretlerinin, sosyal/emeklilik haklarının oldukça bonkör olduğunu görürsünüz. Bunlara en basit örnek, erken emekliliktir. Nedeni de basittir. Madende toz yutmak, akciğer hastalıkları ile mücadele etmek en bilinen melanettir.
Bu bağlamda, madencilere verilen tüm parasal ve sosyal haklar alın terlerinin son damlasına kadar haklarıdır.
Aranızda, “O zaman yasa teklifinin yanlışı nerede?” diye soranlar olabilir.
Aslında sorun biraz teorik daha çok teknik.