Bugün
ekonominin son yıllarda unutturulan bir yanına, imalat sektörüne yakından
bakmak istiyorum.
İmalat,
yani üretim, olmadan büyüyen ekonomi, damar sertliği olan hastaya benzer.
Dışarıdan verilen ilaçla rahatlamış gibi görünür. Ama en ufak bir kriz anında hasta
ağırlaşır, piyasada mal bulunmaz, dışarıdan ithal etmek için de döviz
bulamazsınız. Sonuç daha derin ekonomik kriz, daha fazla fakirleşmektir.
TÜİK
verilerinden yola çıkarak imalat sektöründe son 11 yılda yaşanan değişimi
aşağıdaki tablolarda yer alıyor. (Tabloların hazırlanmasında eşsiz katkılarını
esirgemeyen Sayın Oktay Küçükkiremitçi
ve Ömür Genç’e çok teşekkür ederim.)
İmalat
sektörünü alt sektörler itibariyle incelemeden önce, ana sektörlerin milli
gelire, GSYH’ye katkısını belirtmekte yarar var. 2014 yılı itibariyle, tarımın
katma değer katkısı yüzde 8, hizmetler sektörünün katkısı yüzde 65, imalat
sektörünün ki ise yüzde 18 olmuş.