28 Haziran 2014

12 TABLODA TÜRKİYE EKONOMİSİNİN HİKÂYESİ: “EL ATINA BİNMİŞ ÇALIM SATIYOR”

·      Türkiye dışarıdan kaynak gelmezse büyüyemiyor.

    Tablo: 1 Büyüme ve dış kaynak ilişkisi


 Peki, dışarıda para kimde? Yüzde 70’i ABD, İngiltere ve Japonya’da yönetilen bireysel emeklilik ve diğer sigorta fonları trilyonlarca doları yönetiyorlar. Ortalama
vadesi 15 yıl civarına olan parayla bir yandan iç borçlanmalarını ucuza getirirkendiğer yandan dünya para ve sermaye piyasalarını yönetiyorlar.

26 Haziran 2014

Belediyeler bankalara borçlanmış

Önceki yazımda belediyelerin bütçe açıklarındaki artışı incelemiştim. Açıklarının geldiği düzeye dikkatinizi çekmeye çalışmıştım. Hatırlatayım, geçen sene 60 milyar liralık harcama yapan belediyeler 6 milyar lira açık vermişler. Aynı dönemde 408 milyar lira harcayan merkezi hükümet ise sadece 18 milyar lira civarında açık vermiş. İlki toplam harcamanın yüzde 10’na diğeri yüzde 4,4’ne karşılık geliyor. Dolayısıyla belediyelerdeki rakam küçük deyip geçmemek lazım. Yapısal bir sorun var.

Yapısal gelir ve harcama sorunlarını uzmanlara bırakıp ben anladığım konuya döneyim, açığın nasıl finanse edildiğine bakayım.

Devletin resmi rakamlarından yararlanarak aşağıdaki tabloyu hazırladım. Borç verileri 2006 yılından itibaren yayınlanıyor. Ben önceki seçim dönemini kapsayan 2009 ve 2013 rakamlarını da tabloya ekledim. Tablonun ilk bölümü milyar lira olarak büyüklükleri, ikinci bölüm bazı borç rasyolarını gösteriyor.

Kısa vadeliler ve dış borçlar artmış

19 Haziran 2014

Belediyeler bütçeyi patlatmışlar

Son zamanlarda kamu dengesi, kamu açığı denince ilgililerin çoğu sadece bütçe rakamlarına bakarak karar veriyor. Açığın ne kar az olduğu konusunda bir söylem almış başını gidiyor. Ne bütçenin mevsimsellik özelliğine bakılıp, ötelenen harcamalara dikkat çekiliyor ne de bir defalık gelirlerdeki hızlı değişime.

Hadi bunlar aylık değişimler önemli değil diyelim. Ya kamu dengelerinin diğer kalemlerine olan ilgisizliğe ne demeli? Siz KİT’lerin, mahalli idarelerin bütçeleri hakkında yorum yapmaya çalışan kaç köşe yazarı gördünüz? Beklemeyin. Bu konularda yazmaya çalışanlar, “gündemi takip etmedikleri için tıklanmıyorlar” (!?).

Ben kamudan kalan eski alışkanlıklarımı devam ettirdiğim için Muhasebat Genel Müdürlüğü’nün rakamlarını takip etmeye gayret gösteriyorum. Gecikme benden kaynaklanmıyor. Yılsonu rakamları yeni yayımlandı.

Dikkat belediyelerde merkezi bütçeden beter açık var

17 Haziran 2014

Özel sektör yatırım yapmıyor

Ekonomik büyüme rakamı üç olmuş beş olmuş diye uzun tartışmalar yapılıyor. Çok az insan büyümenin nereden geldiğini ve nereye gittiğini izliyor, konuşuyor. Sıcak paraya dayalı büyüme modeli diyerek konunun kaynak tarafını dikkatle izliyoruz. Ama alınan paralarla ne kadar sanayi yatırım yapabiliyoruz, ithalatı azaltıcı önlemler alabiliyoruz pek ilgilenmiyoruz.

Bu gözlemden hareketle TÜİK verilerinden yararlanarak, özel sektör sabit sermaye yatırımlarına baktım. Çalışmalarımın sonucunda hazırladığım grafikler aşağıda.

14 Haziran 2014

IŞİD’den benim çıkardığım ders

Ne diplomasi ne de Ortadoğu uzmanıyım. Uzun uzun petrol, aşiret, mezhep dengeleri üzerine yazmayı düşünmüyorum.

Ama her duyarlı yurtsever gibi ben de yaşananları elimden geldiğince yakından izlemeye çalışıyorum. Yerli ve yabancı medyadan detayları derleyip, bilmecenin parçalarını bir araya getirmeye çabalıyorum. Bloğun başlığının altındaki özlü sözde de belirttiğim gibi. Yarı cahilin kör cahilden beter olduğu gereceğini de unutmadan, aşağıdaki tahlili yapmak istedim.

11 Haziran 2014

Bu madde yasalaşırsa 3. Havaalanına garanti verilemez

Mali Af Yasa Teklifi üzerinde çok yazıldı. Ama yazıların büyük çoğunluğu vergi afları üzerine. Önceki yazımda mali disipline ters bir işlemi, TCDD’ye sağlanan dış borç kaynaklı finansmanın bütçe dışına çıkarılmasını ele almıştım.

Sonradan dikkatimi çekti. Teklifin önemli değişikliklerinden birisi de 15. Madde. Bu madde ile 5335 sayılı KHK’nın 33 üncü maddesini değiştiriliyor ve “Bu madde kapsamında yapılacak kiralama ve/veya işletme hakkının verilmesi imtiyaz addolunamaz. Bu çerçevede imzalanan sözleşmeler özel hukuk hükümlerine tabidir.” hükmü getiriliyor.

Değişikliğin ne anlama geldiğini anlayabilmek için ilgili KHK’nın 33 üncü maddesine bakalım. Bu maddede Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü (DHMİ) işletiminde bulunan hava meydanları ile ilgili, YİD modeli de dâhil bazı hükümler var.

10 Haziran 2014

Mali afların sonucu: Artık vergi toplanamıyor

Başlık biraz iddialı mı oldu? Aşağıda Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğü’nün verilerinden yararlanarak hazırladığım tabloya bakıp beraber karar verelim.

Veriler 2006 yılından başlayarak tahakkuk eden bütçe gelirleri ile bunlardan yapılan tahsilatları içeriyor. Sonra tahakkuk / tahsilat arasındaki fark hesaplanıyor. Son sütunda da bulunan farkın tahakkuka oranı yer alıyor. Yani tahakkuk eden gelirin ne kadarının tahsil edilemediğini, toplanamadığını gösteriyor. (Vergi dışındaki bazı kalemlerde geçmiş yıl verilerinde kümülatif tekrarlar olabilir.)

7 Haziran 2014

Mali disiplinin tabutuna bir çivi daha çakılıyor

Son aylarda düzenli mali disiplin karşıtı düzenlemeler yapılıyor. Önce olur olmaz her şeye verilen devlet garantilerini gördük. Ardından TC tarihinde ilk defa özel sektörün borçlarını üsteleneceğine izin veren Hazine’yle karşılaştık. Şimdi de harcamaları bütçe dışına çıkaran başka bir işlemle karşılaşıyoruz.

Meclisteki Mali Af Kanunu Teklifi neresinden baksanız tam bir mali disiplin canavarı. Bundan sonra devlet zamanında vergi ve SGK primi veya ceza tahsilatı yapamaz. Neredeyse her seçimden önce af kanunu çıktığına göre devlete olan yükümlülüğünü zamanında ödeyenlere verilmesi gereken ismi yazarsam mahkemelik olurum.

Teklifin 18. Maddesi

4 Haziran 2014

Vergisini/cezasını zamanında ödeyen vatandaşlardan(!) mısınız?

Bu soru TBMM’deki Torba Af Kanun Teklifini okuyunca aklıma geldi. (Teklifin 18. Maddesindeki TCDD borçları için verilen üstü kapalı Hazine garantisi operasyonunu başka bir yazıda ele almak üzere şimdilik bir kenara bırakıyorum.)

Soru önemli. Çünkü birçok yurtsever gibi ben de devlete olan yükümlülüklerimi zamanında yerine getirmeye gayret gösteririm. Eğer bir nedenle geciktirirsem devlete karşı görevimi yapmadığımı düşünür, utanırım. Hemen koşup borcumu, cezasıyla beraber yatırırım. Benim ödediğim vergi sayesinde yardım alan yaşlıları, Çocuk Esirgeme Kurumu’nun yurtlarında kalan çocukları ve diğer muhtaçları düşünürüm. Son dönemde kafam biraz karışık olsa da, devletin bekası için gerekli olan savunma ve emniyet harcamaları da aklıma gelir.

Daha önemlisi, vergi ve trafik cezalarını faiz lobisinin adamı olmak istemediğim için yatırırım. “Ne ilgisi var?” demeyin. Açıklayayım.

2 Haziran 2014

Ulusal İstihdam Stratejisi üzerine

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, hazırlıklıları uzun süredir devam eden 2014-2023 Ulusal İstihdam Strateji (UİS) dokümanını, 30 Mayıs 2014 tarihli resmi Gazete ‘de yayımladı. Benim bildiğim kadarıyla bu kadar uzun süreyi kapsayan bir strateji belgesi ilk defa hazırlanıyor.

İçeriği üzerinde ben dahil her kesimin ve kişinin eleştirisi olabilir. Ama ekonominin en can alıcı konusunda şeffaflık ve hesap verebilirlik adına böylesine kapsamlı çalışma yapanları kutlamak lazım. Bundan sonra sıra UİS beğenmeyen dernek, sendika, üniversite, muhalefet partileri ve diğerlerine geldi. Görüş belirttik dinlenmedik demek yerine alternatif strateji yayınlamalarında yarar var.

Gelelim UİS’nin eksiklerine