14 Ocak 2014

Yakın dönemin riskleri neler?

Zengin deneyimleri olan uzman arkadaşlarla bir araya gelince, her yurtsever gibi, yaşanan olayları değerlendirmeye çalışıyoruz.

Konuşulan konuların başında dönemin riskleri oluyor. Üzerinde en çok uzlaşılanları aşağıda özetlemeye çalışacağım.


  •       Devlet kurumlarında yaşanan sorunlar sıradan değil. Önce ordu ile başlayan kurumsal sorunlar şimdi polis ve yargıya sıçradı. MİT bile tartışmaların içinde çekilmeye çalışılıyor. Eğer beklenmedik bir kriz çıkarsa devlette hangi kurumun etkin ve verimli çalışacağı konusu tartışılıyor. Çözüm sadece kişilere endekslenmiş durumda. İnsanlar “Filanca var o çözer” anlayışında. Kısa vadeli piyasaların büyük bir çoğunluğuna hakim yabancılar için isimlerden çok kurumların ve kuralların çalışması önemli. Gelişmeler onlar tarafından risk olarak algılanıyor. 
  •       Görevden almalara ekonomi bürokrasisi de eklendi. Maliye Bakanlığı’ndaki değişikliklerin diğer kurumlara da yayılacağı konuşuluyor. Deneyimi olanlar gidiyor.
  •       FAFT Yıllık Toplantısı önemli. Şubat ortasında Paris’te yapılacak olan OECD Mali Eylem Görev Grubu, kara para konularında denetimler yapan bir uluslararası kuruluş. İran ve K. Kore kara listesinde. Türkiye ise uzun bir zamandır izlenen ülkeler arasında. Son rüşvet ve yolsuzluk soruşturmalarında İran’la yapılan bazı işlemelerin kara para aklamak amacıyla yapıldığı iddiası var. Uzmanlar bu konunun masaya gelebileceğini söylüyorlar. Başımız sıkışabilirmiş.
  •      FED para musluklarını daha da sıkabilir. Piyasalara ABD merkez bankasının para musluklarını biraz daha sıkacağı beklentisi hakim. Öte yandan Amerikan dış ticaret açığında hızlı bir düzelme gözleniyor. Daha az enerji ve mal ithal ediyorlar. Diğer bir deyimle dışarıya daha az dolar veriyorlar. Buna karşılık ihracatlarındaki düzelme dışarıdan daha fazla dolar topladıkları anlamına geliyor. Kısacası bir yandan FED diğer yandan Amerikan şirketler kesimi dünyaya daha az dolar vermeye başladı.
  •      Buna karşılık Türkiye’nin döviz ihtiyacı azalmadı. 160 milyar dolar civarında borç geri ödemesi var. Üstüne 60 milyar dolar kadar cari açık için gerekli finansmanı ekleyin. Şimdilik umudumuz Avrupa Merkez Bankası’nda. Onlar henüz parasal sıkılaştırmaya başlayamıyorlar. Dertleri büyük.
  •      Bir de reel sektörün 165 milyar dolar döviz açığı var. Bunlar yaşanırken şirketlerin, özelikle KOBİ’lerin döviz borçları döviz varlıklarından fazla. Dolar, 1.90 lira civarında iken borçlandılar. Şimdi geri öderken daha fazla TL ödemek zorundalar. Bu durumda ya sermayeden yiyecekler ya da yeni borç bulmak zorunda kalacaklar. İşleri hiç kolay değil.
  •       Para politikası sıkıştı. Para politikasında esneklik kayboldu. Seçimlerin sonrasında kadar böyle devam edeceği algısı hakim.
  •      Maliye politikasında gevşeme işaretleri çoğalıyor. TBMM gündemindeki torba kanun tekliflerinde bol keseden kamu alacağı afları ve para dağıtma maddeleri var. Eğer yanında bir de vergi düzenlemeleri eklense kabul edilebilirdi. Ama vergi konusundan hiç söz eden yok. İşin en acı tarafı, bazı yayın organlarının siyasetçilerden daha fazla popülist, kraldan çok kralcı olmaları. Destekleyici yayın yapmaları. Harcama artışlarının belki bu yıl çok fazla etkisi olmaz. Ama gelecek yıllarda bütçe açığını olumsuz etkileyeceği kesin. Var olan sorunlara bir de artan bütçe açığı eklenmemeli.


Siz bazılarını ciddi risk olarak değerlendirmeyebilirsiniz. Ancak devlet kurumları arasında yaşanan olayları risk listesinden çıkarmak mümkün değil. Her gece bir kaset, bir haber, bir dosya. Yıkıcı söylemler de cabası. Oysa ekonominin içinde bulunduğu durum, devletin tüm mekanizmasının hızlı ve etkin çalışmasını gerektiriyor.


Dolayısıyla, siyasi inatlaşmalardan vazgeçip,  fedakarlık yapmanın tam zamanı. Biraz daha beklenirse geç kalınabilir.

1 yorum:

  1. M.Avni Hindistan15 Ocak 2014 01:05

    Üstat, sen de mi demek geçti aklımdan. "Ölümü gösterip sıtmaya razı etmek"e mi çalışıyorsun? Zaten olan olmuş, şu ülkede olup bitenlere bakınca bir avuç dolar kaybetmek, bir ekonomist olmayan bana pek de maliyetli gelmiyor doğrusu. Bunca pisliği temizlemeye para mı yeter?

    YanıtlaSil