17 Ocak
tarihli yazımda, bu ay yapılan Hazine iç borçlanma ihalelerine dikkatinizi
çekmiştim. İhalesi yapılan uzun vadeli kağıtlarda yabancıların ağırlığının
fazla olduğunu belirterek, risk iştahlarının yılın kalan bölümündeki
gelişmelere ışık tutacağını vurgulamıştım.
Bu
bağlamda, Merkez Bankası’nın geçen hafta yaptığı toplantının özel önem
taşıdığını ısrarla belirtmiştim. Toplantı sıradan kararlarla sona erdi.
Ardından
dolardaki tırmanış hızlandı.
Doların
ateşi aşırı yükselince TCMB acele bir açıklama yaparak, Para Politikası
Kurulu’nun, bu akşam olağanüstü toplanacağını duyurdu. Benim dikkatimi çeken şey, açıklamanın yapıldığı saatti. Dün yapılan
Hazine ihalelerinin sonuçları alındıktan sonra kamuoyu olağanüstü toplantı
yapılacağı konusunda billgilendirildi.
Bu
satırların yazıldığı saatlerde toplantının sonuçları bekleniyor.
Açıklama
beklerken, sonucunun yaratacağı etkiler açısından, bir kaç konuyu hatırlamakta
yarar var.
İlk önce, dünyada yükselen piyasa
ekonomilerinden çıkışın başladığını
belirteyim. Bizim de içine bulunduğumuz kırılgan beşli başta olmak üzere, sıcak
para yatırımcıları hisse senedi ve kamu kağıdı gibi varlıkları satmaya
başladılar.
Bizde buna ek olarak iç siyasi koşullarda yaşanan ve yabancılarca
anlaşılması güç gelişmeler de risk hesaplarına tuz biber ekiyor.
Böylesi
bir ortamda ocak ayında yapılan iç borç ihalelerinin sonuçları Merkez
Bankası’nın bu kadar heyecanlanmasının bir nedeni olabilir.
Çünkü piyasalarda azalan kamu kağıdı alma
iştahı gözleniyor.
Hazine
toplam 10,5 milyar liralık satış yaparak programladığı borçlanmayı
gerçekleştirdi. Bunun 3,7 milyar liralık bölümünü kamu kurumlarına Rekabetçi
Olmayan Teklifle (ROT) sattı. Kalan 6,8 milyar liralık kağıdı da bankalar aldı.
Buraya
kadar her şey normal. Ancak, itfası gelen kağıtlara, Hazine’nin yaptığı ödemelere
bakmadan kesin bir karar vermemek lazım. Ocak ayında geri ödeme zamanı gelen,
vadesi dolan toplam 12,1 milyar liralık kağıdın 2,6 milyar liralık bölümü kamu
kurumlarına ait. 9,5 milyar liralık kısmı da bankalara.
Bu durumda bankalar Hazine’den aldıkları
9,5 milyar liranın 6,8 milyar lirasını yeni borç için geri vermişler. Yaklaşık 2,7 milyar lira
kasalarına girmiş. Bununla şirketler kesimine ucuz kredi verirlerse, para
Türkiye’de kalırsa iyi.
Ancak kamu kurumları için aynı şeyi
söylemek mümkün değil. Onlar, Hazine’den aldıkları 2,6 milyar liraya 1 milyar
lira kadar ek kaynak yaratarak yeni Hazine kağıtlarından almışlar. Kamuda en
büyük Hazine kağıdı alıcısı İşsizlik Sigortası Fonu.
Kısacası
bankaların göstermediği ilgiyi kamu kurumları göstermiş ve Hazine’yi
rahatlatmış.
Rahatlatmış diyorum çünkü, yeniden ihraç
edilen kağıtların faizlerinde önemli artışlar var. Bazı kağıtların faizi bir önceki ihaleye
oranla yüzde 77 oranında artmış. Yüksek ROT teklifleri olmasaymış faizlerdeki
artış daha fazla olabilirmiş.
Bu tür
gelişmeler borçlanma açısından sürdürülebilir bir durum değil.
Sürecin
daha da kötüleşmemesi için ilk önce bu akşam alınacak TCMB kararı büyük önem
taşıyor. Ama tek başına yetmez, onu diğer politika kararları izlemeli.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder