Uyarı: 1 Ocak piyasalar için çok önemli bir gün

1 Kasım seçimleri siyasi ve toplumsal olarak hayati öneme haiz. Sonuçları merakla ve heyecanla bekleniyor.

Bekleyenler sadece bizler, yurttaşlar değiliz. Hisse senedine ve devlet borçlanma senetlerine yatırım yapanlar da çok heyecanlılar.

Nedeni basit. Olayı basında ilk ele alan Dünya Gazetesi yazarı Dr. Bumin Doğrusöz. Bazı vergi kanunlarının geçici maddelerindeki 1 Ocak sendromunu çok güzel özetlemiş.

Eğer yeni bir kanun çıkmazsa, Gelir Vergisi Kanunun geçici 67. Maddesi, Kurumlar Vergisi Kanunun Geçici 2. Maddesi, Katma Değer Vergisi Kanunun geçici 17. ve 23. Maddeleri yılbaşından itibaren yürüklükten kalkacak.

Kalksın ne olur?

Ben vergi uzmanı değilim. Dolayısıyla Kurumlar Vergisi ve KDV konusuna girmeyeceğim.

Ama Gelir Vergisi Kanunu geçici 67. Maddesi başta yabancılar olmak üzere tüm yatırımcıları yakından ilgilendiriyor. Sayın Doğrusöz’ün de belirttiği gibi; “Bu maddenin yürürlükten kalkması borsadan elde edilen hisse senedi alım satım kazançlarının, kamu borçlanma kâğıtlarından elde edilecek faiz veya satış kazançlarının, başta yatırım fonları olmak üzere fonlardan sağlanacak kazançların vergileme rejimi tamamen değişecek. Mevduat faizleri dahi beyan konusu olabilir hale gelecektir.”

Konuyu biraz açayım. Yürüklükte olan sistemde, özellikle kurumsal yatırımcılar elde ettikleri kazançları için sadece yüzde 10 stopaj ödüyorlar. Bilindiği gibi stopajı da aracı kurumlar ve bankalar kesiyor. Yatırımcı vergi işine hiç karışmıyor. O hesabını yüzde 10 gider üzerinden yaparak işlemlerini tamamlıyor.

Eğer 1 Ocak 2016 tarihine kadar yeni bir kanun çıkarılamazsa olay tamamen değişecek. Kurumsal yatırımcılar beyanname vermeye başlayacaklar. İlk zorluk burada başlıyor. Yabancı için Türk vergi sistemini bilmek ve beyanname hazırlamak başlı başına büyük bir sorun.

Dahası, vergi oranı da değişecek. Anladığım kadarıyla, yüzde 20 kurumlar vergisi ve üstüne stopaj gelecek. Uzmanlara göre bu da yaklaşık yüzde 32’lik bir vergiye tekabül ediyormuş.

Şimdi gelelim işin özüne.

Düşünsenize, bir yandan FED faiz arttırmaya başlıyor diğer yandan bizim vergiler yükseliyor. Tam “kaymaklı kadayıf”. BIST ve kamu borçlanma piyasalarında yabancıların ağırlığını biliyorsunuz. Onların terör, seçim, siyaset, Suriye vb. konulara bir de vergi eklenmesi nedeniyle Türkiye piyasasından hızla kaçmaya başladıklarını düşünün.

Veya en iyisi düşünmeyin.

Niye heyecanlanıyorum ki. Sağduyulu siyasetçilerimiz hemen TBMM’yi toplayıp kanunu çıkarırlar. Tek parti hükümeti olursa, TBMM’de komisyonların kurulması ve hükümetin güvenoyu alması yaklaşık 30-45 sürüyor. Aralığın son günlerinde kısa bir kanun çıkarılır ve herkes rahatlar. Bu arada hatırlatayım. Yeni hükümetin ilk çıkardığı kanun “rantiye”(!) ye hizmet olur.

Ama ya çok beklendiği gibi, seçim sonuçları bir koalisyonu gösteriyorsa. Umarım yeniden “istikşafı veya mistikşafi” görüşmelerle günler geçirilmez. Hükümet hızla kurulur. Aksi halde, Ocak ayına kalmadan, piyasalar yeni hükümete çok acı, unutamayacağı bir uyarı verirler.